26 Kasım 2008

"marka olsun çirkin de olsa benim olsun" diyenlere adanmış bir yazıdır...








Markalı kıyafet için ölüp bitenler vardır. Kıyafeti / ayakkabıyı / aksesuarı beğenip beğenmemelerinden çok markasının adının yeterince iyi olup olmaması önemlidir. Tommy Hilfiger'i hatta DKNY'yi bile markadan saymaz; Prada, Dolce & Gabbana, YSL ve türevleri olsun isterler. Hiç bir zaman onlardan biri olmadım; ama bir işte bir ay çalışıp, tüm paramı bir MiuMiu çantaya yatırabilirim bir gün. Prada'nın çıtır markası MiuMiu'nun çanta ve çizmelerinin sıkı takipçisi ve beğeneniyim.
"Yeterince çok" (?!) parası olmayan brandkolik.lere müjde: http://www.originalseconds.com/ Şu dergilerde, gazetelerde sık sık gördüğümüz "cemiyetin tanınan simaları" olarak adlandırılan kişilerin giymediği kıyafetleri 2.el olarak buradan satışta. Pek bir merakla oturdum bilgisayar başına, çok büyük hayal kırıklığına uğradım. Çoğunun orjinal olduğuna imkanı yok inanmam, bir kısmı da ne kadar orjinal olursa olsun pazardan alınmış havasında. İlk önce MiuMiu'nun çantalarına baktım, tam bir fiyasko. Salı pazarından alınan taklitler bile bunlardan güzel yahu diye homurdanarak ayakkabılara geçtim. Tam altı sayfa bilmemkaç yüz ürün inceledim, çoğu gerçekten zevksiz. En güzellerini de yukarıya koydum.
Yukarıdan aşağıya: marc Jacobs (388 YTL), Gucci (238YTL) , Chole (175 YTL), Bakers (215 YTL).
Satılan her üründen kazanılan paranın bir kısmının TOÇEV'e bağışlanıyor olması güzel tabii; ama "neden sadece bir kısmı?" diye düşünmeden edemiyor insan.
Bir de bu markaların arasında H&M elbiselerinin ne aradığını da merak etmedim değil doğrusu. =)

1 yorum:

Ayşegül dedi ki...

Chole ve Bakers gerçekten harikaymış!

Pinterest'im

Instagram'ım