05 Mayıs 2010

eğer beni istiyorsan, beni ikna et!*

(Bir başka penceden de buradaki şarkıyı açarak okursanız tadından yenmez.)


Bundan yaklaşık bir ay kadar önce, yaz sonunda İzmir'de gittiğim bir AEGEE eventinde tanıştığım, sonra benim için öylesine bir event arkadaşı olmaktan çok daha öteye giden çıtırık Cansu benimle bir soundtrack albümü linki paylaşmıştı. Bayılmış, bütün albümü indirmiştim. Sonsuza doğru uzayan "yapılacaklar listem"e bu filmi izlemeyi de eklemiştim.

Bugün son derece bıcırık bir ruh halindeyken canım film izlemek istedi. Hayatıma giren her adam bana bir alışkanlık kazandırıyor. Mr. Prozac da bende film izleme alışkanlığı yarattı. Film izlemek arada sırada yapacak hiç bir şey bulamayınca yaptığım bir aktiviteden, eve adım atınca canımın çektiği bir şey haline geldi. Kahvemi hazırladım, kocaman bir tablet çikolatamı aldım, ne izlesem diye rastgele filmleri taramaya başladım. Soundtracklerine bayıldığım Once'ı görünce tercihimi direk ondan yana yaptım.


Film başladı, ikinci şarkıdan sonra kahveden vazgeçip buz gibi bir bira aldım dolaptan.
Gözlerim dola dola izledim filmi.
Filmden ziyade, bir albümün klibi tadında film, şarkılar çok daha ön planda.
Öyle şarkılar ki... Dokunuyorlar... Ben çok duygusal bir tip değilimdir, duygusal sözler de bana komik gelir hatta, işi hemen geyiğe vururum. Ama bu şarkılar... Baymıyor, sıkmıyor. Resmen dokunuyor. Kalbe, içte bir yerlere...

Halihazırda bir Mr. Prozac'ım mevcutken bana bu kadar dokunuyorsa, giden bir sevgilinin ardından yazılmış şarkılarla dolu bu filmi terk edilmişken sakın izlemeyin. O zaman "dokunma"nın daha ötesine gider, fena halde "koyar." Veya belki de özlenen insanın yasını kısacık bir sürede çok yoğun yaşayıp atlatmanızı sağlar. Bilemedim.



Aslında bugün bıcır bıcır bir Ada yazısı yazmaya niyetliydim, "Nerede konaklanır?", "Gitsek güneşlenebilir miyiz?" sorularını yanıtlayacaktım. Elim gitmedi.

2006 yapımı Once'ı henüz izlemediyseniz mutlaka izleyin / dinleyin, gündeliğin koşuşturmalarında, gelecekle ilgili planlarımızı hep kariyersel kurarken unuttuğumuz duyguları hatırlayın. Bir fikir vermesi için Myspace'teki Once profilinden bir kaç şarkıyı tadabilirsiniz.



Ayrıca filmin de hakkını yememem lazım. Amatör görünen sahneler inanılmaz doğal, sanki gerçekten bir kaç kişinin el kamerasıyla çektiği sahnelerle gerçek hayata şahit oluyormuş gibi hissediyor insan.


* Başlık, "If you want me" isimli parçadan: "when you know i really try to be a better one to satisfy you for your everything to me and i’ll do what you ask me if you’ll let me be, free" şeklinde şahane şekilde devam ediyor.

1 yorum:

cnspln dedi ki...

aaaaaaaa!tavsiye ettiğim albümü indirmiş olmana,sonrasında da filmi izlemene ve bayılmana çok sevindim! :))

Pinterest'im

Instagram'ım