16 Aralık 2014

Vestfalya Eyaleti'nde Yılbaşı Pazarları -4: Die Kölner Weihnactsmärkte

Her gün ayrı bir Weihnachtsmarkt'ın yolunu tuttuğumuz tatilde, sona yaklaşırken istikametimiz Köln.


Ren Nehri'nin tam ikiye böldüğü bu şehirin, eyaletin sanat ve eğlence merkezi olduğunu biliyoruz. Ve daha arabayı park edip, otoparktan çıktığımız anda bu farkı hissedebiliyoruz. Tam o sırada bir filarmoni konseri boşalıyor. Günlerden pazar olmasına rağmen, herkes jilet gibi. Tarzları oldukça sade ve gösterişsiz, ama kabanları ile ceketleri çok kaliteli.

İçlerinde tek bir frapan giyimli, orta yaş üstü kadın var, kendisine bayılıyorum.


Hava o kadar soğuk ki, gözlerimiz hemen Glühwein yuvarlayabileceğimiz bir yer arıyor. Şömine görünümlü sobaları ile yoldaki pek çok mekan, çok aramamıza gerek bırakmıyor.





İçimizi sıcak şarap ile ısıttıktan sonra, Weihnachtsmarktlardan ilkinin yolunu tutuyoruz. İlki diyorum, çünkü Köln'de sokakların şıkır şıkır olmasının yanı sıra birden fazla Noel pazarı kurulmuş. Hatta bunlar arasında ring tur yapan arabalar bile var. Biz ilk önce "Heimat Der Heinzel"e giriyoruz.


Burası gezdiklerimin içinde en kalabalığı, en organize olanı, en şıkı ve en hızlı yeni yıl ruh haline sokanı. Eğer ki kalabalık benim gözümü korkutmaz derseniz, doğrudan Köln'e gelin, burada gezin.


Weinachtsmarkt'ların olmazsa olmazları bratwurst denilen küçücük ekmek içinde servis edilen, hardallanması makbul olan sosis ile kırmızı şaraptan yapılan Glühwein. Ama burada başka popüler lezzetler de var.



Bunlardan ilki sarımsaklı sıcacık ekmeğin üzerine dilediğiniz malzemeleri koydurduğunuz Knofibrot. İnanılmaz lezzetli; ama sonrasında buram buram kokacağınız için birlikte gezeceğiniz herkese yemeleri konusunda baskı yapmayı unutmayın.

İkincisi de beyaz şaraptan hazırlanan, Weisser Glögg. Sıcak beyaz şarap diyebiliriz buna, ki bence kırmızısından daha lezzetli ve daha hızlı ısıtıyor.



Burada saatlerce gezebilir, şeker veya baharat kaplamalı bademler, çubukta etler yiyebilir, bardaklarca kırmızı veya beyaz şarap içebilirsiniz.











Yine de bana sorarsanız bütün zamanınızı burada harcamayın, Dom'un (Köln Katedrali) hemen avlusunda kurulan pazarı sakın kaçırmayın. Pazara yaklaştığım anda, birkaç dakika yolun ortasında durup hayranlıkla uzaktan izledim, adım atamadım. Çünkü katedralin gri -siyah yapısı, gotik mimarisi ve melankoli ile ürkütücülük karışımı tarzı ile, hemen önündeki pazarın ışıltısı, neşesi, renkleri inanılmaz bir tezat yaratıyor. Büyülüyor.

Orada gördüğüm görüntüye hazırlıklı değildim ve ne yazık ki tamamını çekebileceğim bir lens yanımda yoktu. O yüzden paylaşacağım görsellerin hiçbiri orada hissettiklerimi tam olarak yansıtamayacak malesef.






Buradaki pazarda, o tezatın tadını çıkartabilirsiniz; ama kalabalıktan bir şey yiyip içmek veya tezgahlarda sıkışmadan bir şeye bakmak imkansız. Benim elimdeki sıcak şarabın büyük bir kısmını montum içti. O yüzden "Heimat Der Heinzel"de karnınızı doyurup, Glühwein'ın tadını çıkarıp buraya gelmenizi tavsiye ederim.

En sevdiğim de bu standın adı oldu: "Tatlı Eczane" : )


Yeni yıl için heyecanlanarak kalın! :) 

3 yorum:

Gamze Esra Ersöz dedi ki...

Hakkaten güzel ve eğlenceli bir pazara benziyor.3-4 sene evvel gitmiştim Koln'e. Diğer Alman şehirlerine göre daha hareketliydi.

Unknown dedi ki...

Blogun tamamini okumak keyifli zaten, ama bu seriyi esktra merakla okudum basindan beri :)
Bu yil Christmas oncesi gitmeyi cok istemistim Almanya'ya ama kismet olmadi. Seneye gitmek icin daha fazla ikna edilmeme gerek kalmadi senin yazilardan sonra :)

Blue Things dedi ki...

Çok güzel gezmişsin Sezen abla,ben de yeni yıl için bir sürü paylaşım yapacağım.Yeni noel ağacı aldık,yeni noel oyuncakları da aldık.Noeli güzel filmlerle ve kitaplarla,ailecek karşılayacağız inşallah.2015 yılı da hepimiz için güzel geçer umarım.Ben de gelecek yıl artık orta okula geçeceğim.Teşekkürler paylaştığın için. :)

Pinterest'im

Instagram'ım